merak edilen konulardan biri olan Ebu Süfyan’ın Müslüman oldu mu sorusuna sizler için araştırdık. Günün birinde Cibrili Emin gelmiş Allah Rasulüne şu ayeti tebliğ etti: ”Umulur ki Allah sizinle düşmanlarınız arasında bir sevgi ve yakınlık kurar. Çünkü Allah her şeye kadirdir; Gafur’dur, Rahim’dir”.( mümtahine)
Bu ayeti kerimenin muhataplarından biri de kuşkusuz Ebu Sufyan’dır. Çünkü Ebu Sufyan Fetih gerçekleşinceye kadar geçen sürede hep Allah Rasulü’ nün davasının karşısında olmuş düşman safında yer almıştır.
Ebu Süfyan Kimdir?
Ebu Sufyan’ın aslen soyu efendimizin ataları Abdulmenaf olarak bilinen Muğire ibn Kusayy ‘da birleşiyor. Ümeyyeoğulları arasında dünya ya gelmiştir. Peygamber efendimiz Hz Muhammed asv. İse Haşimoğullarındandır. Bu kabile arasındaki rekabet de Ebu Sufyan’ın düşmanlığının kaynağı olduğu söylenebilir. Arap toplumunda her hususta önde olmak yarışmak güçlü olmak, söz sahibi olmak önemliydi. Dedelerden atalardan gelen rekabet sonraki nesillere de geçiyordu. Efendimizin dedesi Abdulmuttalip dönemine liderliğin en parlak günleri yaşanırken Ebu Talip’in başa geçmesiyle kısmen zayıf kalınmıştı bu durum ümeyyeoğulları için bir fırsattı. Ebu Sufyan’da bu dönemde parlatılmış Sait İbn As, Velid İbn Muğire, Ebu Cehil , Utbe ve Şeybe kardeşler arasında en fazla öne çıkan isim olmuştu. Mekke içinde itibarlıydı. Fakat Haşimoğullarından beklenmedik bir sorun daha karşısına çıkacaktı ki bu onun baş edebileceği gibi bir konu değildi. Tam Ebu Sufyan’ın öne çıktığı zamanlardı ki Hz Muhammed’e sav. Peygamberlik görevi verilmişti. Hz. Muhammed sav. ile şahsi problem yaşanmazdı ama bu rekabet duygusu aradaki güzel olan ne varsa hepsini geride bırakıyordu. Ebu Sufyan ne kadar duyduklarından etkilenmiş olsa da Mekke’nin lideri olarak eğilip biat etmek ona zor geliyordu. Ebu Sufyan Hz Hint’in 2. Eşidir. Hz Hint Müslüman olana kadar savaş meydanlarında kadın olmasına rağmen düşman safında bulunmuş Hz. Hamza’nın öldürülmesine neden olmuş söz sahibi bir kadındı. Ebu Sufyan’ın geri çekilmeyi düşündüğü her vakit eşi ile karşı karşıya geliyordu. Ebu Sufyan Ebu Cehil gibi savaşmak yerine siyasi yolla sorunu çözmek istiyordu.
Bir defasında Efendimiz ile karşılaşan Ebu Sufyan oğlu Muaviye ‘yi merkepten indirmiş Efendimizi bindirmişti. Efendimiz de yol boyunca ona İslamiyeti anlattı o gün için bunu kabul etmediyse de duruma kızıp söylenen eşi Hint’in söylediği sözlere karşı şu cevabı verdi “ Öyle deme! O pek asil bir ruha sahiptir”.
3 yıl süren boykot döneminde bazen Hişam İbn Amr el Amiri Müslümanlara yiyecek gönderirdi bunu duyan kureyşliler kapısına dayanıp hesap sorunca onların elinden Hişam’ı Ebu Sufyan kurtardı. Ebu Sufyan ona ne kadar düşmanlık etse de Peygamber efendimiz onun kızıyla evlenince Ebu Sufyan mutlu olmuştu zira dul kalan kızının o günün şartlarında başına gelebileceklerini iyi biliyordu onu himayesine alması onu mutlu etmişti çünkü efendimize güveni tamdı.
Bedir’de iyi seçilmiş savaşçılardan oluşan bir birlikle beraber Ebu Sufyan yola çıktı. Maksadı Mekke’den hicret edenleringeride bıraktığı mallarını Şam’a götürüp satmaktı. Fakat hesap ettiği gibi olmadı Medine’ye hicret edenler mallarını almak üzere hazırlandılar. Savaş gerçekleşti ve müşrikler ağır bir yenilgiye uğradılar. Ebu Sufyan orada hem kayınpederini, hem eşinin erkek kardeşi Velid ‘i kaybetti. Bu büyük bir yıkımdı ve Hz Hamza’nın canı bu iki kişinin kefareti olarak istendi.
Fetih gerçekleşene kadar Ebu Sufyan hiç vazgeçmedi. Her savaşta en öndeydi fakat İslamiyet çığ gibi büyüyordu.
Allah Rasulü 1000 kişilik bir orduyla Mekke’ye doğru yaklaştı. Ebu Sufyan orduyu görünce bu orduya kim güç yettirebilir ki diye iç geçirdi. Sad İbn Ubade seslendi “Bugün, yazılacak destan günüdür; bugün Harem’in kutsallığının kalkıp orada savaşın helal olacağı, bu iin sonunda Kureyş’in de zillet yaşayacağı gündür!”
Ebu Sufyan duyduğu sözlerden ürperdi, korktu ve Hz Abbas’a dönerek “ Ey Abbas bugün beni koruman için ne de önemli bir gündür” dedi. Allah Rasulü zannettiği gibi savaşmaya değil gönülleri feth etmeye gelmişti.
Ebu Sufyan peygamberimizi görünce fırsat yakalayıp sordu “Ya Rasullah sen kavmine ölüm emri mi verdin? Sad ne söylediyse tekrarladı ve “Halbuki sen, insanların en iyisi, akrabalarını en çok gözeteni ve en merhametlisisin; öyleyse Allah adına senden, kavmine karşı iyi davranmanı diliyorum.
Efendimiz buyurdu” Sad yanılmıştır ey Eba Sufyan ! Aksine bugün merhamet günüdür. Bugün Kabe’nin şanını, Allah’ın yücelteceği bir gündür. Bugün Kabe’ye örtü örtülecek bir gündür ve yine bugün Allah’ın Kureyş’i yücelteceği bir gündür”
Ebu Sufyan Müslüman olmuştu fakat Mekkeliler bunu bilmiyordu. Mekke’ye varınca gördüğü ordudan bahsetti ve dedi ki “ en iyisi mi sizler de gelin ve Müslüman olup kendinizi emniyete alın!
Efendimizden haber geldi “ Kim Ebu Sufyan’ın evine girip sığınırsa emniyettedir, kim evlerine sığınıp evlerine girip kapıyı örter sığınırsa emniyettedir, kim Kabeye sığınırsa emniyettedir ve onlara asla dokunulmayacaktır.”
Bunun ardından Mekkeliler sırayla biat edip Müslüman oldular. Ayeti Kerime de bahsedilen şey aynen oldu insanlar yalnızca Müslüman olmadılar eski hasımlarıyla da kardeş oldular.