
18 Mayıs 1898’da İstanbul’da doğdu. 8 Kasım 1973’te Akdeniz’de seyreden Samsun gemisinde yaşamını yitirdi. Türk şiirinde “hecenin 5 şairi” diye bilinen şairlerden biri. Yenilikçi edebiyatımızın geçiş döneminde dili, tekniği ve romantik İstanbul’lu kişiliğiyle de olsa, Anadolu gerçeğine açıldı. Türkçenin gelişmesine büyük katkı sağladı. Milli edebiyat akımına verdiği güçle kendisinden sonra gelen kuşaktaki biçok şairi etkiledi. Yahya Kemal Beyatlı ve Ahmet Haşim şiirinin yanında üçüncü bir kümenin oluşmasına neden oldu. İstanbul Darülfünun’u Tıp Fakültesi’ndeki eğitimini yarım bıraktı.
20. yüzyıl şairlerindendir. Yazı yazmaya Tıp Fakültesi öğrencisiyken başlamıştır. İlerki yollarda öğretmenlik görevi sebebiyle Kayseri ve Ankara’da bulunmıştur. 1946 yılında milletvekili olarak meclise girmiştir
Faruk Nafiz Çamlıbel. kısa bir süre Anayurt adlı haftalık bir dergi çıkardı.Şiire aruzla başladı, ardından hece ölçüsünü denedi ve bu tarzda çok başarılı ürünler verdi. Şiirlerinde duygu ve düşünceyi gerçekçi bir tarzda birleştirerek uzun soluklu, oldukça beğeni kazanan ürünler sergiledi.En bilinen eseri ise Han duvarları şiiridir
Akıncı Türküleri kitabında, yurt sevgisini, Atatürk’ü, devrimleri konu edinen şiirleri Akarsu adlı yapıtındadır. Şiirlerinden seçmelere Bir ömür Böyle Geçti, Elimle Seçtiklerim, Heyecan ve Sükûn gibi derlemelerde yer vermiştir.
1946–1960 yıllarında Demokrat Parti’den İstanbul Milletvekili olarak TBMM’de görev yapmıştır. 27 Mayıs 1960’ta tutuklanmış, Yassı ada’da yargılandıktan sonra aklanmıştır. Bu dönemin izlenimlerini aruz vezniyle yazdığı Zindan Duvarları adlı yapıtında dile getirmiştir
Başlıca Eserleri:
Şiir: Tatlı Sert (mizah şiirleri, 1928), Bir Ömür Böyle Geçti (1933), Zindan Duvarları (1962), Han Duvarları (1969), Heyecan ve Sükun (1969).
Oyun: Canavar (1925), Akın (1932), Özyurt (1932), Kahraman (1933), Yayla Kartalı (1945).
Roman: Yıldız Yağmuru (1936).
HAN DUVARLARI
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar…
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu’ya.
İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!
Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık,
Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı…
Arkada zincirlenen yüksek Toros Dağları,
Önde uzun bir kışın soldurduğu etekler,
Sonra dönen, dönerken inleyen tekerlekler…
ÇOBAN ÇEŞMESİ
Derinden derine ırmaklar ağlar,
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi,
Ey suyun sesinden anlıyan bağlar,
Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi.
“Göynünü Şirin’in aşkı sarınca
Yol almış hayatın ufuklarınca,
O hızla dağları Ferhat yarınca
Başlamış akmağa çoban çeşmesi…
O zaman başından aşkındı derdi,
Mermeri oyardı, taşı delerdi.
Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi.
Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi.
Vefasız Aslı’ya yol gösteren bu,
Kerem’in sazına cevap veren bu,
Kuruyan gözlere yaş gönderen bu…
Sızmadı toprağa çoban çeşmesi.
Leyla ge.lin oldu, Mecnun mezarda,
Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda,
Ateşten kızaran bir gül arar da,
Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi,
Ne şair yaş döker, ne aşık ağlar,
Tarihe karıştı eski sevdalar.
Beyhude seslenir, beyhude çağlar,
Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi…
Armalar faruk nafiz çamlıbel şiirleri,faruk nafiz çamlıbel han duvarları,faruk nafiz çamlıbel sanat şiiri,faruk nafiz çamlıbel hayatı,faruk nafiz çamlıbel anadolu lisesi,faruk nafiz çamlıbel çoban çeşmesi,faruk nafiz çamlıbel kıskanç,faruk nafiz çamlıbel eserleri,faruk nafiz çamlıbel sanat,faruk nafiz çamlıbel kısaca hayatı,faruk nafiz çamlıbel anadolu lisesi nerede,faruk nafiz çamlıbel sen nerdesin,faruk nafiz çamlıbel edebi kişiliği,faruk nafiz çamlıbel anadolu lisesi taban puanı,faruk nafiz çamlıbel ali,faruk nafiz çamlıbel gecelerim,faruk nafiz çamlıbel firari,faruk nafiz çamlıbel anadolu lisesi puanı,faruk nafiz çamlıbel yolcu ile arabacı şiiri